Dolandırıcılık Suçu Nedir?
Genel Olarak Adli Kontrol Kararları
Adli kontrol kararı, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 109. maddesi ve devamı hükümleri uyarınca düzenlenmiş, tutuklama tedbirine alternatif bir koruma tedbiridir. Suç şüphesi altında bulunan kişilerin yargılama sürecinde kaçmasını, delilleri yok etmesini, tanıkları etkilemesini veya suça devam etmesini engellemek amacıyla başvurulur.
Adli Kontrol Kararının Türleri
Hakim ya da mahkeme, adli kontrol kararı verirken bir veya birden fazla tedbiri belirleyebilir. Bu tedbirlerden bazıları:
- Yurt dışına çıkamamak Belirli yerlere gitmekten veya belirli faaliyetlerde bulunmaktan men edilmek
- Belirli bir adreste oturma zorunluluğu
- Belirli zamanlarda karakola imza verme yükümlülüğü
- Şüpheli veya sanığın elektronik kelepçe ile izlenmesi
- Güvence (teminat) yatırılması Mağdur, müşteki veya tanıkla iletişimin sınırlandırılması
Yurt Dışına Çıkış Yasağı
Yurt dışına çıkış yasağı, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 109. maddesi kapsamında öngörülen bir adli kontrol tedbiridir. Bu tedbir, kişinin yargılama sürecinde kaçmasının önlenmesi ve yargılamaya katılımının sağlanması amacıyla uygulanır. Yani Yurt dışına çıkış yasağının temel amacı: Kaçma şüphesinin engellenmesi, Yargılamadan kaçınma ihtimalinin önüne geçilmesi, sanığın/şüphelinin mahkeme celbine uygun şekilde hazır bulundurulmasıdır.
Adli Kontrol Kararlarında Azami Süre
14.07.2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7331 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 17. maddesi ile 5271 sayılı CMK’na Adli Kontrol Altında Geçecek Süre başlıklı 110/A maddesi eklenmiştir. Maddenin 2. fıkrasında; Ağır ceza mahkemesinin görevine giren işlerde adli kontrol süresinin en çok üç yıl olduğu, bu sürenin zorunlu hâllerde gerekçesi gösterilerek uzatılabileceği; uzatma süresinin toplam üç yılı, Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar ile Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlar yönünden ise dört yılı geçemeyeceği hüküm altına alınarak adli kontrolde geçirilebilecek sürelere ilişkin sınırlama getirilmiştir.
7331 sayılı yasanın 17. maddesine ilişkin teklif gerekçesinde; düzenlemede öngörülen sürelerin kişilerin zorunlu olarak adli kontrol yükümlülüğüne tabi tutulmaları gereken süreler olmayıp, belirtilen süreler dolmadan da her zaman adli kontrol yükümlülüğüne son verilebileceği, düzenlemeyle kişilerin özgürlüklerinin güvence altına alınması ve adli kontrol tedbirinin ölçüsüz olarak uygulanmasının önüne geçilmesinin amaçlandığı vurgulanmıştır.
Adli Kontrol Kararının Kaldırılması Hangi Evrede Talep Edilir ?
Ayrıntıları Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin 20.02.2014 gün ve 2014/1494 Esas, 2014/2310 Karar sayılı kararında açıklandığı üzere adli kontrol kararının kaldırılması veya değiştirilmesi talebinin kovuşturma evresinin her aşamasında ileri sürülebileceği ve Mahkemesince bu taleple ilgili olarak olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir.




